Düzenleyici İvme: Hangi Bölgede Ne Oluyor?
ABD’de Yeni Çerçeve
GENIUS Act adıyla anılan yasama metni, 2025’in ortalarında senatodan geçerek (17 Haziran 2025) önemli bir adım attı. Ardından Temsilciler Meclisi’nden (17 Temmuz) geçerek yasalaşma yoluna girdi.Bu çerçevede öne çıkan unsurlar şöyle:
- “Ödeme stablecoin” (payment stablecoin) tanımı netleştirildi: Sabit bir değere çevrilebilir ya da sabit değere bağlı olarak çıkarılmış dijital varlıklar.
- Yalnızca “izinli stablecoin ihraççısı” niteliğini taşıyan kurumların stablecoin çıkarabileceği kararlaştırıldı.
- Rezerv varlıkların yüksek likiditeli ve düşük riskli olması şartı getirildi; örneğin ABD doları, kısa vadeli ABD Hazine menkul kıymetleri gibi.
- Düzenleyici denetim, devlet-federal koordinasyonu, rezerv şeffaflığı, aylık raporlama gibi mekanizmalar devreye alındı.
- Yasanın tam uygulama süresi ise “yasalaşma tarihinden itibaren 18 ay veya düzenleyicilerin final yönetmeliği yayınlamasından itibaren 120 gün” olarak planlandı.
Bu gelişmeler, kripto sektöründe “belirsizlik sona eriyor mu?” sorusunu gündeme taşıdı. Örneğin Circle Internet Financial gibi stablecoin ihraççıları hisse senetlerinde yükseliş yaşamaya başladı.
Asya-Pasifik ve Avrupa’da Durum
- Hong Kong Özel İdari Bölgesi, 1 Ağustos 2025 tarihinden itibaren stablecoin ihracatçılarını lisanslama sürecine sokan “Stablecoin Ordinance”yi yürürlüğe koydu.
- İngiltere’de HM Treasury ve Financial Conduct Authority (FCA) 2025′in ilk yarısında fiat-temelli stablecoin’lerin düzenlenmesi için taslak düzenlemeler yayımladı.
- Avrupa Birliği (AB), Markets in Crypto‑Assets Regulation (MiCA) kapsamında stabilcoinleri kapsayan kuralları zaten devreye almıştı; bu çerçevede Avrupa’daki düzenleyici ortam hızlanıyor.
- Ayrıca, Financial Stability Board (FSB) “küresel stablecoin sistemleri” üzerine yüksek düzeyde hükümetler arası öneriler yayımladı.
2025’te Global Çerçevenin Ana Hatları
(1) Rezerv ve Teminat Şartları
Yeni düzenleyici yaklaşımlar, stablecoin ihraççıların sahip olması gereken rezerv varlıkların niteliğini sıkılaştırıyor. Örneğin ABD’de 1:1 rezerv oranı, likit ve düşük riskli varlıklarla teminatlandırma şartı var. Bu, kullanıcı güvenini artırmayı ve sistemik riskleri azaltmayı amaçlıyor.
(2) İhraççı ve Hizmet Sunucu Lisansları
Ödeme amaçlı stablecoin ihraç eden kurumların lisanslı ve denetime tabi olması öne çıkıyor. ABD’de federal ve eyalet düzeyinde “permitted payment stablecoin issuer” kavramı getirildi. Böylece “herkes çıkarabilir” belirsizliği ortadan kalkıyor.
(3) Denetim, Şeffaflık ve Gözetim
İhraççıların aylık olarak rezerv varlıklarının bileşimini açıklaması, büyük ihraççılar için yıllık bağımsız denetim zorunluluğu gibi tedbirler devreye giriyor. Bu sayede kara para aklama, dolandırıcılık ve çöküş riskleri düşürülmek isteniyor.
(4) Uluslararası Uyumluluk ve Extra-Teritoryal Etki
Düzenlemeler sadece ulusal düzeyde değil; ihraççılar ve hizmet sağlayıcılar için “uygun” yabancı düzenleyici rejimlerle eşdeğerlik şartı getiriliyor. Örneğin ABD kanunları, yabancı stablecoin ihraççılarının kendisini kayıt ettirmesi ve rezervlerini ABD düzenleyicileriyle uyumlu şekilde tutmasını öngörüyor.
(5) Finansal İstikrar ve Para Egemenliği
Düzenleyiciler, stablecoin’lerin hızla öne çıkmasının para arzı, bankacılık sistemi ve para politikası üzerinde etkileri olabileceğini kabul ediyor. Bu nedenle sistemik riskleri önleyici tedbirler gündemde.
Türkiye Açısından Olası Etkiler ve Beklentiler
Türkiye’de henüz stablecoin’lere özel bir yasama çıkmamış olsa da global trendler yerel yansımaları kaçınılmaz kılıyor. Türkiye’deki düzenleyici kurumlar (örneğin Merkez Bankası Türkiye, Sermaye Piyasası Kurulu) bu tür ürünleri “dijital varlık” veya “kripto para” çerçevesinde değerlendirmeye başladı.
Dolayısıyla Türkiye’de beklenen senaryolar şunlar olabilir:
- Stablecoin ihracatçılarının yurtdışında lisans alma veya yurtiçinde özel bir lisans rejimine tabi olma zorunluluğu.
- Rezerv varlıkların yüksek likidite ve risk düzeyi şartı.
- Türk kullanıcıya yönelik stablecoin hizmet sunan şirketlerin şeffaflık ve denetim talepleriyle karşılaşması.
- Türkiye’den yurtdışına yapılan stablecoin transferlerinde döviz kontrolü, sermaye çıkışı gözetimi gibi ek düzenlemeler.
- Ödeme altyapıları ile entegrasyon açısından bankacılık/fintech iş birliklerinde yeni uyum maliyetleri.
Bu bağlamda, kriptomagic.com okurları için tavsiye: Türkiye’de stablecoin işine giren ya da stablecoin kullananlar, global düzenlemeleri yakından izlemeli ve erken uyum stratejisi geliştirmeli.
Ne Zaman Tam Uygulamaya Geçilecek?
Özellikle ABD’deki GENIUS Act çerçevesinde tam uygulama için zaman çizelgesi şu şekilde:
- Yasa, Temmuz 2025 tarihinde imzalandı.
- Ancak düzenleyicilerin tüm yönetmelikleri hazırlaması ve uygulamaya koyması gerekiyor. 120 gün ve/veya 18 aylik geçiş süreci öngörülüyor.
Dolayısıyla, 2025’in son çeyreği ve 2026 başı uygulamada önemli adımların atıldığı dönem olacak diyebiliriz.
Global ölçekte ise, Hong Kong’da 1 Ağustos 2025 tarihi önemli bir “uygulama başlangıcı” olarak görülüyor.Avrupa ve İngiltere’de ise taslak veya kademeli uygulama rejimlerine geçiliyor – yani gerçek anlamda “düzenleme dönemi” 2025–2026 aralığı olacak.
Kripto Sektörüne Olası Etkiler
Yatırımcı Güveni ve Kurumsal Katılım
Düzenleyici netlik, yatırımcıların stablecoin’leri ve bunlara dayalı ürünleri daha güvenli görmesini sağlayabilir. Örneğin, kurumsal şirketler stablecoin kullanımını artan şekilde değerlendirmeye başladı.
İhraççı ve Hizmet Sağlayıcı İçin Maliyet Artışı
Lisanslama, rezerv gereklilikleri, denetim ve uyum yükleri ihraççılar için mali yük yaratabilir. Bu durum, küçük oyuncuların pazardan çıkmasına veya birleşme/ortaklık arayışına girmesine yol açabilir.
Teknoloji ve Entegrasyon Baskısı
Bankalar, fintech’ler ve ödeme sistemleri stablecoin’leri altyapısına entegre etme konusunda daha fazla çaba göstermek zorunda kalacak. Regülasyonun “erişilebilir teknolojik altyapı” gerektirmesi muhtemel.
Türkiye’ye Yansıma
Türkiye’de stablecoin kullanımının bir anda patlaması yerine, düzenleyici altyapı ve kurumlar arası iş birliği ile kontrollü bir şekilde büyümesi daha olası. Bu da bazı fırsatların erken değerlendirilmesini, ancak regulatif riske karşı temkinli olmayı öneriyor.
Sonuç
2025 yılı, stablecoin’ler açısından “düzenleme yılı” olarak kayda geçecek. Global çapta özellikle ABD, Hong Kong, Avrupa ve İngiltere başta olmak üzere ciddi adımlar atılıyor. Türkiye için henüz net bir yasa yok ancak global trendlerden bağımsız hareket etmek zor.
Bu doğrultuda, kripto varlıklarla ilgilenen tüm tarafların — yatırımcılar, ihraççılar, hizmet sağlayıcılar ve regülatörler — 2025’teki gelişmeleri yakından takip etmesi, uyum stratejilerini şimdiden hazırlaması büyük önem taşıyor. kriptomagic.com olarak, Türkiye pazarındaki yansımaları ve düzenleyici güncellemeleri takip etmeye devam edeceğiz.